Havaların soğumasıyla birlikte giderek artan grip vakaları karşısında “Maske grip virüsünden korur mu?” sorusuna yanıt aranıyor. Alanında uzman markalar tarafından uluslararası standartlarda üretilen maskelerin tıpkı COVID-19 gibi grip virüsüne karşı yüksek bir koruyuculuğa sahip olduğunu belirten Kulak Burun Boğaz Uzmanı Opt.Dr. Battal Tekin, “Uluslararası standartlarda üretilen, iyi bir filtreleme özelliğine ve dokunmamış özel kumaşa sahip 3 katmanlı maske kullanımı ile koruyuculuk oranı yüzde 95’i bulabilir. Çift maske kullanımı ile de yüzde 100 koruma sağlanabilir. Ancak maskede alanında uzman marka seçimi çok önemli!” diye uyardı.
Maske kullanımına bağlı olarak geçtiğimiz yıl azalma eğilimi gösteren grip vakaları, havaların soğuması ve okulların açılmasıyla birlikte yeniden yükselişe geçti. Bu artışı maske ve hijyen tedbirlerine uyumun azalmasına bağlayan uzmanlar, grip virüsünden korunmak için maske kullanımının yeniden süreklilik kazanması gerektiğine dikkat çekiyor. Uzmanlara göre çocuklar da erişkinler kadar büyük bir risk altında!
Alanında uzman markalar tarafından üretilmeli
Yaklaşık 2 yıldır hayatımızda yer edinen maskelerin gribe karşı koruyucu bir işlevi bulunduğuna işaret eden Kulak Burun Boğaz Uzmanı Opt.Dr. Battal Tekin, “Uzman markalar tarafından uluslararası kalite standartlarında, özel kumaşlar kullanılarak üretilen 3 katmanlı maske kullanımı, gribe karşı yüzde 95 koruyuculuğa sahip. Bu türden çift maske kullanımı ise koruyuculuğu yüzde 100’e çıkarıyor” diyerek alanında uzman markalar tarafından üretilen maske tercihinin önemine değindi.
Markalar herkesin hayatını güvenceye almayı misyon edinmeli
Doğru marka seçiminde uzmanlık ve uluslararası standartlarda üretimin çok önemli 2 kriter olduğunu söyleyen Tekin, “Maske üreticisi markalar herkesin hayatını güvenceye almak gibi bir misyon edinmeli” diyerek uygun koşullarda en yeni teknolojiler kullanarak üretim yapan markaların maskelerinin güvenle kullanılabileceğini belirtti. Piyasada güvenli ürüne ulaşmanın giderek zorlaştığını ifade eden Tekin, “Eczaneler kanalıyla satışa sunulan bir marka olan B-good’un yetişkinler ve çocuklar için ürettiği cerrahi maskeler, doğru maske seçimine örnek olarak gösterilebilir. Bu tür maskeler 3 katmanlı yapısı ile virüslere karşı yüksek koruma sağlıyor. Uluslararası kalite standartlarında, yumuşak ve esnek bir kumaş türü kullanılarak üretilen maskeler, bu özellikleriyle güvenli kullanım sunuyor. Özel filtresiyle virüs ve bakterileri filtrelerken hava geçirgen bir yapısıyla da gündelik hayatı kolaylaştırıyor. Bu özelliklere sahip maskeler özellikle çocuklara maske kullanım alışkanlığı kazandırmak için büyük bir avantaj yaratıyor. Diğer yandan üretimde herhangi bir alerjik malzeme kullanılmadığından da emin olunmalı” ifadelerini kullandı.
Bilinçli maske kullanımı yaygınlaştı
Pandeminin başından bu yana başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere alanında uzman doktorlar, sağlık çalışanları ve eczacıların özverili çalışmalarıyla bilinçli maske kullanımının yaygınlaştığını belirten Çapa Medikal Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Avşar, “Özellikle merdiven altı üretilen maskelerden uzak durmak gerektiği konusunda toplumsal bir bilinç kazandık. Alanında uzman olmayan markaların ürettiği maskelerin sağlığımız açısından ne tür sakıncalar doğurabileceğini artık çok iyi biliyoruz. Üretim faaliyetlerini ticari faydanın ötesinde gören bir marka olarak toplum sağlığını korumayı öncelikli vazifemiz olarak görüyoruz. Tüketicide doğru maske kullanımı konusunda oluşan bilinç karşısında, bu görevi layıkıyla yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.
Ürün takip sistemi sorgulanmalı
3 katmanlı maskelerin kalitesini filtreleme işleminin yapıldığı orta tabakanın belirlediğini kaydeden Tekin, “Maskenin dokunmamış özel bir kumaştan üretilmesi koruyuculuk oranını artırır. Maskelerin koruyuculuğundan emin olmak için mutlaka kutusunun üzerinde yer alan barkod aracılığıyla ürün takip sistemi (ÜST) sorgulanmalı” dedi.
Çocuklar da erişkinlerle aynı koşullarda maske kullanmalı
Okulların açılmasıyla çocuklarda maske kullanımının önemi daha da arttı. Çocukların maske kullanmamasının yetişkinler kadar risk faktörlerine kapı araladığını söyleyen Tekin, “Sağlık otoriteleri 5 yaş ve üzeri çocukların maske takmaları gerekliliği konusunda hemfikir. Kronik hastalık ve immün yetmezliği olan çocuklarda da maske kullanımı olmazsa olmazdır. Otoriteler tarafından 12 yaş ve üzeri çocukların erişkinler ile aynı koşullarda maske takmaları öneriliyor. Çocuklar özellikle okul, çarşı, sinema gibi virüs yükünün yoğun olduğu ortamlarda mutlaka maske takmalılar. Burada tek istisna gelişimsel engelli çocuklar için geçerli. Bu çocuklar ebeveynleri eşliğinde kapalı ortamlarda maske kullanmalılar. Ancak sağlık durumları nedeniyle maske takmak istemediklerinde çok da ısrarcı olmamakta fayda var” dedi.
Doğru maske kullanımı uzman marka seçimiyle başlar
Doğru maske kullanımının alanında uzman bir marka tarafından üretilen güvenli bir maske seçimi ile başladığını belirten Tekin, konuya ilişkin şu bilgileri verdi: “Maske, eller yıkandıktan sonra, ağız ve burun partiküllerin geçişine izin vermeyecek şekilde boşluk bırakmadan yüze takılmalıdır. Ortamın özelliğine ve kirliliğine göre 2 veya 4 saatte bir değiştirilmelidir. Çok fazla nemleniyorsa bu süre kısaltılmalıdır. Maskenin yıkanarak tekrar kullanımı, teknolojik ve kimyasal yapısını bozduğu için koruyuculuğunu düşürür. Her kullanımdan sonra maskenin iç ve dış kısmıyla çok fazla temas etmeden, lastiklerden tutularak çöpe atılmalıdır.”