Türkiye genelinde tıbbi cihaz üretici, ithalatçı ve tedarikçi derneklerini temsil eden Sağlık Endüstrileri Platformu, sektördeki sorunların ve çözüm önerilerinin masaya yatırıldığı basın toplantısında gazetecilerle bir araya geldi.
Türkiye genelinde tıbbi cihaz üretici, ithalatçı ve tedarikçi derneklerini temsil eden Sağlık Endüstrileri Platformu (TÜMDEF, SEİS, SADER, ARTED), sektördeki sorunların ve çözüm önerilerinin masaya yatırıldığı basın toplantısında gazetecilerle bir araya geldi. Grand Ankara Otel’de gerçekleşen toplantıya; TÜMDEF Genel Başkanı Kemal Yaz, üye dernekler Ege Tıbbi Malzemeciler Derneği (EGEDER) Başkanı Onur Akgün, Ortopedi ve Omurga Cerrahisi Tıbbi Malzeme İmalatçıları, İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği (ORDER) Başkanı Erkin Delikanlı, Fırat Havzası Tıbbi Cihaz Üreticileri ve Tedarikçileri Derneği (FÜDER) Başkanı Hakan Er, Güneydoğu Medikalciler Derneği (GMD) Başkanı Ahmet Bulut, Gaziantep Sağlık İşadamları Derneği(GASİD) Başkanı Mehmet Dal, İç Anadolu Tıbbi Cihaz Üretici ve Tedarikçileri Derneği Başkanı Doğan Ay, Marmara Tıbbi Cihaz Üretici ve Tedarikçileri Derneği (MASSİAD) Disiplin Kurulu Üyesi Mahmut Cumbul katılım sağladı. Sektör paydaşları ARTED Başkanı Umut Gökalp, SEİS Başkanı Metin Demir, SADER Başkanı Tansu Halıcı’nın da yönetim kurulu üyeleriyle hazır bulunduğu toplantıda satın alınan tıbbi cihazların ödeme vadeleri Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerde 9, üniversite hastanelerinde ise 24 ayı bulduğu, SUT fiyatlarının tıbbi cihazda 10 yıldır güncellenmediği ve sektörün içinde bulunduğu darboğaza çözüm bulunmazsa tedarik konusunda çok ciddi sorunlar yaşanacağı vurgulandı.
“İletişimsizlik problemimiz var”
Toplantıda konuşan Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası (SEİS) Başkanı Metin Demir, sektörde son dönemde ödemelerde gecikme yaşandığını, Kurban Bayramı arifesinde yapılan ödeme ile sektörün ayakta kalmaya çalıştığını söyledi. Finansmanda yaşanan zorluğun, sundukları hizmetin sürdürülebilir olmasını zorlaştırdığına işaret eden Demir, “Sağlık Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile SGK dahil tüm paydaşların katılımıyla çalışma toplantısı yapılsa, idari ve finansal olarak sürdürülebilir yapı ortaya konulsa sorun çözülür. Sadece iletişimsizlik problemimiz var. Sağlıklı bir iletişim kurulursa tüm paydaşlarla bu sorunun çözülebileceğine inanıyorum. Sağlık Bakanına sorunlarımızı anlatmak istiyoruz. Bir yıla yakın bir zamandır Sağlık Bakanımızdan randevu talebimiz karşılanmamıştır” dedi. Demir, 150 milyar TL’yi bulan sağlık sektörü içerisinde, tıbbi cihazlarının yüzde 7-8’ler dolayında bir pay oluşturduğunu, sorunlarını çözecek rakamların büyük olmadığını sözlerine ekledi.
“Bazı ürün grupları kapatıldı”
ARTED Başkanı Umut Gökalp da, küresel firmaların örgütlü olduğu bir dernek olduklarını belirterek, yabancı firmaların Türkiye operasyonlarını küçülttüklerini, pazardan çekilmediklerini ancak bazı ürün gruplarını kapattıklarını kaydetti. MASSİAD Disiplin Kurulu Üyesi Mahmut Cumbul da şunları söyledi: “İhalelere giren firma sayısı yüzde 65 azaldı. İstanbul’daki büyük bir ihaleye geçmişte 150 firma girerken, son yapılan bir ihalede bu sayı 20’ye kadar düştü. Tedarik sorunu yaşayan hastanelerin, kalitesine bakmadan çok düşük fiyatlarla cihazlar almaya başlamaları ciddi bir sağlık riski taşımaktadır.”
“Ödemelerde sistematik bir düzenleme, güncelleme yapılmalı”
Ortopedi ve Omurga Cerrahisi Tıbbi Malzeme İmalatçıları, İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği (ORDER) Başkanı Erkin Delikanlı da, satın alınan tıbbi cihaz fiyatlarının Sağlık Uygulama Tebliği ile belirlendiğini ve güncellenmesi gerektiğini belirterek, “Tıbbi cihaz ve hizmet ödemelerinde sistematik bir düzenleme, güncelleme yapılmalıdır” dedi. Sağlık Endüstrileri Platformu basın açıklamasını okuyan Delikanlı şunları söyledi: “Sağlık Endüstrileri Platformu, Türkiye’de hastaların uzun ve sağlıklı bir hayat sürmelerini sağlamak için hastalıkların tanısı, tedavisi, izlenmesi, yönetimi ve iyileştirilmesi amacıyla kullanılan medikal ürünleri, teknolojileri, ilgili hizmetleri geliştiren, üreten ve kullanıma sunan tıbbi cihaz üretici, ithalatçı ve tedarikçi dernekleri temsil etmektedir. Sağlık Endüstrileri Platformu olarak, halk sağlığı için hizmete devam edebilmemizin önündeki engelleri bilginize sunmak arzusundayız.
Ödemesini 2 yılda alamayan başka bir sektör var mı?
Kamu ve üniversite hastanelerinde satın alınan tıbbi cihazların ödeme vadeleri makul süreleri aşmıştır; Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerde 9 ayı, üniversite hastanelerinde ise 24 ayı bulmaktadır. Bu hastanelerde tıbbi cihaz ödemeleri diğer tüm alacaklılara ödemeler yapıldıktan sonra gerçekleştirilmektedir. Hastaneler, sağlık hizmeti sunmak için kullandıkları tıbbi cihazların ödemelerini yapmak yerine, aldıkları yan hizmetlerin (bakım-onarım, temizlik, yemek vb.) ödemelerini daha önce yapmaktadır. Hem ödemedeki gecikmeler hem de finansal araçlara ulaşma imkânımızın kalmaması sektörümüzü çıkılmaz bir darboğaza sokmaktadır.
SUT fiyatları düzenli güncellenmeli
Geçen 12 yıl içinde hastanelerin diğer masraf kalemlerine (elektrik, su, doğalgaz ödemeleri; personel ücretleri ve SGK primleri; temizlik, ulaşım, yemek giderleri, mefruşat ve bakım-onarım vb.) bakıldığında kur, enflasyon, asgari ücret artışları oranında fiyat düzenlemesine gidilmeyen tek satın alma kalemini tıbbi cihazlar oluşturmaktadır. Satın alınan tıbbi cihaz fiyatları Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) ile belirlenmektedir. SUT’un ilk kez yayınlandığı 2007 yılında tıbbi cihaz fiyatları belirlenirken dolar kuru 1,32 TL idi. O günden bugüne dolar kuru 4.5 kat artarken, kümülatif enflasyon % 196 olarak gerçekleşmiştir. Ve o günden bugüne tıbbi cihaz ve hizmet ödemelerinde sistematik bir düzenleme, güncelleme yapılmamıştır.
Halk sağlığı ciddi tehdit altında
Sonuç olarak güncellenmeyen SUT fiyatları ve hastanelerin ödeme vadelerinde yaşanan gecikmeler sebebiyle; Düşük fiyatlar ve geç ödeme politikası dolayısıyla küçülen ya da faaliyetlerini durdurmak zorunda kalan firma sayısı her geçen gün artmakta ve uzun eğitimlerden geçerek yetişen, konusunda deneyimli ve yetkin sektör çalışanları işsiz kalmakta, Bayilik sisteminin sürdürülmesi mümkün olmadığından bazı ürün gruplarında büyük şehirler dışında hizmet götürülememekte, Satılan ürünler ya yerine konulamamakta ya da üretilememekte, Oluşan tıbbi cihaz açığını kapatmak için hastaneler ve sağlık çalışanları, kalitesinden emin olunmayan veya klinik açıdan yeterince deneyimlenmemiş tıbbi cihazları kullanma yoluna gitmeye mecbur kalmakta, Yaşanan tedarik sıkıntıları nedeniyle hastalara tanı konulamamakta, tedavileri tam ve zamanında yapılamamakta, Bulunabilen ürünlerde bedellerinin tamamı Kurum tarafından karşılanması gerekirken, hastalar ancak cepten ödeme yaparak ürün temin etmek zorunda kalmaktadır. Bu durum sağlık çalışanı-hasta, hastane-hasta iletişimine de zarar vererek hastaların tanı ve tedavilere mümkün olan en kısa sürede erişimine engel olmakta ve giderek daha büyük bir halk sağlığı sorunu haline gelmektedir.
Tıbbi cihaz hayat kurtarır!
Tıbbi Cihaz Sektörü halk sağlığı için, tanı konulması ve tedavi sunulmasını sağlayan öncelikli ürünler sunmaktadır. Yaraları saran sargı bezi tıbbi cihazdır. Kalbi attıran kalp pili, yetmezliği çözen kalp kapakları, tıkalı damarları açan kateter, balon, stent, kalp nakli için zaman kazandıran yapay kalp destek cihazları tıbbi cihazdır. Bebek, çocuk ve erişkin sonda ve idrar torbaları tıbbi cihazdır. Hastalıklara tanı koyduran laboratuvar testleri, numune alınan enjektör ve tüpler tıbbi cihazdır. Yara bakım ürünleri tıbbi cihazdır. MR, Tomografi, ultrason gibi görüntüleme cihazları tıbbi cihazdır. Aktif hayata döndüren diz ve kalça protezleri tıbbi cihazdır. Diyaliz makineleri tıbbi cihazdır. Beyin ve ağrı pilleri tıbbi cihazdır. Şeker hastalarının takibini yapan şeker ölçüm cihazları ve çubukları, insülin enjeksiyonu yapılmasını mümkün kılan kalem ve iğne uçları tıbbi cihazdır. Kapalı ve laparoskopik tüm cerrahilerde kullanılan el aletleri, kesikleri kapatan sütürler, hasta başı monitörler, ameliyat sonrası yoğun bakımda bağlanılan cihazlar tıbbi cihazdır.
Tıbbi Cihaz sektörü, hayatta kalma mücadelesi veriyor!
Tıbbi Cihaz Sektörü, 11. Kalkınma Planı’nda imalat sanayii sektörlerinin ticaret, üretim, katma değer, istihdam ve teknoloji düzeylerinin karşılaştırılması ve sektörler arası ileri ve geri bağlantılarının analizi sonucunda belirlenen öncelikli sektörler arasındadır. Tıbbi Cihaz Sektörü, sorunlarının kalıcı çözümünde, bu önceliklendirmeye dair somut adımları görmeyi beklemektedir. Bugüne kadar halk sağlığının etkilenmemesi adına azami dikkat ve özeni göstermiş olan Tıbbi Cihaz Sektörü hayatta kalma mücadelesi vermektedir. Son yıllarda ülkemizin sağlık alanında yaptığı atılımlarla elde etmiş olduğu kazanımların sürdürülebilir olması, sektördeki tüm paydaşların ayakta kalabilmelerine bağlıdır.”