Ortopedi ve Omurga Cerrahisi Tıbbi Malzeme İmalatçıları, İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği (ORDER) Başkanı Erkin Delikanlı ile bir söyleşi gerçekleştirdik:
Ortopedi ve Omurga Cerrahisi Tıbbi Malzeme İmalatçıları, İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği ne zaman kuruldu? Faaliyet alanınızdan biraz bahseder misiniz?
1994 yılında kurulan derneğimiz ağırlıklı olarak Ortopedi ve Omurga Cerrahisi Alan Grubunda faaliyet gösteren firmalar ve temsilcilerinden oluşmaktadır. Branş derneği olması özelliğiyle diğer Sivil Toplum Örgütlerinden yapısal olarak ayrılmaktadır. Üyelerimizin faaliyet alanlarına yönelik olarak Kamu Kurum ve Kuruluşları ve diğer Sivil Toplum Örgütleri ile ilişkilerinde temsil görevini üstlenmektedir. Bu kapsamda özellikle SGK ve Sağlık Bakanlığı ile yakın ilişki içinde çalışmalarını sürdürmektedir. Ülkemizde, Dünya standartlarında kabul edilmiş kalitede Tıbbi Malzemenin temini derneğimizin temel hedeflerindendir. Bu hedefe ulaşmak amacıyla, kamu adına alınacak kararlarda etkin olma gayreti içindeyiz. Ayrıca Tıbbi Malzeme alanında Kamu kurumlarına teknik destek vermek, üyelerinin mali ve hukuki haklarını onlar adına takip etmek temel işlevlerimizden.
Şubat 2018’deki genel kurulda ORDER Başkanlığı’na seçildiniz. 7 aylık Başkanlığınız süresince neler yaptınız biraz bilgi verebilir misiniz?
Sizin aracılığınız ile genel kurulda oy kullanan ve çoğulculuğa katkı yapan tüm paydaşlara tekrar teşekkür eder buradan selamlarımı gönderirim. Çok uzun yıllardır yönetiminde olduğum ve yönetim kurulu başkanlığı yaptığım derneğe arkadaşlarımızın takdiri ile yeniden başkan olarak seçilmem ile geçmişteki ajandamıza bu yedi aylık sürede de devam ediyoruz. Hepinizin yakından takip ettiği gibi sorunlarımız kronik ve bunların çözümü için yoğun çalışmamız devam ediyor. İlgili bakanlık ve kurullarla endüstrimiz adına ciddi mesai harcıyoruz.
Ortopedi cerrahi malzemelerinde SGK fiyatları nasıl? Ne zamandır zam yapılmıyor?
SGK fiyatları tamamen güncelliğini yitirmiş durumda. Sekiz yılı aşkın süredir ortopedi başta olmak üzere birçok branşa güncelleme yapılmıyor. SUT listeleri fiyatlarla beraber şeffaflığını ve sürdürülebilirliğini kaybetmiş durumda. Dünyada teknoloji ile beraber güncellenen yeni ürün grupları ülkemiz pazarına giriş yapamıyor. Yerli üretici de teknolojiyi benzer sebeplerden ötürü takip edemiyor. Ülkemiz sosyal ve ekonomik koşulları göz önüne alındığında ilgili listelerin biran evvel günümüz koşullarına güncellenmesi gerekiyor. SGK mevcut fiyatları belirlerken dolar kuru 1,46 TL idi. Ve hâlâ SGK’da dolar kuru 1,46 TL.
Bir açıklamanızda bazı ucuz Çin malı malzemelerin Çin’de bile kullanılmadığına işaret etmiştiniz. Peki, Çin’in kalitesiz diye kendi ülkesinde kullanmadığı bazı tıbbi malzemeler ülkemizde kullanılıyor mu?
Aslında burada kendi ülkemizin milli ürün kayıt ve takip regülasyonu olması zorunluluğuna dikkat çekmiştim. Evet, Çin’de bir ürün CE standartlarına göre üretiliyor ve ihracat için yeterli. Kendi ülkesinde kullanılabilmesi için CE tek başına yeterli değil. Kendi kalite zorunluluğu var. Eğer bu regülasyona sahip olmayan ürünü kendi vatandaşlarına kullandırırsa çok ağır cezai yaptırımlar söz konusu idam cezası dâhil. Elbette bu tarz ürünler CE belgesi ülkemiz için yeterli koşul olduğundan pazarda önemli ölçüde yer alıyor. Çin malı özelinde değil kalitesiz tıbbi malzeme birçok birçok ülkeden ülkemiz pazarında yer görüyor. Çin’in kendi kalite belgesine sahip kaliteli ürün grupları da ülkemizde mevcut.
Ortopedi cerrahi malzemelerinde Türkiye’deki üretim ile ilgili bilgi verebilir misiniz? Hangi ürünler üretiliyor? Üretim yapan kaç firma var. Toplam ciro nedir?
Onlarca üretim yapan ve kabiliyeti yüksek ciddi yatırımlar yapmış üretici firmalarımız var. Toplam cirolarını sağlıklı kayıt sistemimiz olmadığından net olarak bilmiyorum. Ancak özellikle travma ve artroplasti ürün gruplarında üretim anlamında ciddi bir artış söz konusu. Spor cerrahisi grubu da hız kazanmaya başladı. Fiyatların etkisi, hammadde maliyetlerinin artması, işletme maliyetlerinin her geçen gün yükselmesi son günlerde önemle üzerinde durulan yerelleşme sürecinde ortopedi üreticilerine istedikleri ya da hayal ettikleri noktaya ulaşmasında negatif eki yaratıyor. Ancak ben umutluyum ülkemiz ortopedi pazarı ithal ve yerli birlikteliklerle orta-uzun vadede yerelleşmeye ciddi katkı sağlayacak.
Sektör hızla kan kaybediyor? Sizce bu kan kaybı nasıl önlenir? Neler yapılmalı?
Öncelikle çoğulcu olacağız. STK’ların önemini içimize sindireceğiz. Aynı kişilerle değil hep birlikte kalite odaklı çalışacağız. Sektör hızla kan kaybediyor. Çünkü sektörün bağlı olduğu kurul ve kurallar sürdürülebilirliğini yitirmiş. Güncellemeden uzak şeffaflığı azalmış durumda. Tüm paydaşlar bir arada her türlü sorunumuzu tespit edip istenen düzeye getirilebilmesi için gayret göstereceğiz. Bir kere artık endüstrimiz adına bireysel hareket etme zamanı çok gerilerde kalmıştır. Elbette ülkemizin içinde bulunduğu zorlu süreçte fırsatçılıktan uzak, kalıcı, güncellenebilir kaliteli hizmeti hep birlikte nasıl yaparız onu tespit etmemiz lazım. Unutulmamalı ki her ithal ürün kendi ülkesinin yerlisi, bunu kendi ülkemiz lehine çevirebilmek adına neler yapmalıyız bunları tespit etmeliyiz. Sağlık politikalarının yanında endüstri olarak neredeyse her başlıkta bizler de kendimize çekidüzen vermeliyiz. Endüstrimiz içinde kan kaybını hızlandıran ve etkilenmemizi sağlayan etik sorunumuzu da artık tartışmaya açabiliriz.
Bu yıl ki Ulusal Türk Ortopedi ve Travmatoloji Kongresi’nde (TOTBİD 2018) bir etkinliğiniz olacak mı?
Eğer o zamana kadar şirketlerimizi koruyabilirsek elbette olacak. İşin şakası bir yana TOTBİD ile özellikle mevcut yönetimlerinin göreve gelmesi ile birlikte paydaş olarak birçok başlıkta birlikte hareket etme kararı aldık. İlk kez devamı gelmesi dileğiyle geçtiğimiz ay bir çalıştay yaptık. Bu çalıştayın çıktılarını ortopedinin tarafları olarak gerek kongremizde gerekse devamında ortak ajanda haline getirdik. Bu seneki kongrede de kalitesiz tıbbi malzemelerin ÜTS üzerinden geri bildirimi ile alakalı, SUT listelerinin güncellenme zorunluluğu ve kongre erozyonu ile alakalı birçok başlıkta etkinliğimiz olacak.
Sağlık Market uygulaması ne durumda? Üyelerinize ve sektöre etkileri nasıl olur bu uygulamanın?
Sağlık Market uygulaması şu anki mevcut durumuyla üyelerimizi kapsamıyor. Başarılı olduğu takdirde uygun ürün grupları listelerde yer alabilir. Ancak üyelerimizin ürün gruplarının çok büyük bir kısmı ürünlerini piyasaya arz ederken temel olarak teknik destek fazlasıyla ön plana çıkıyor. Örneğin bir trafik kazası sonucu acil travma ameliyatı geçirmesi gereken bir hastaya uygulanacak implantın ve uygulama setinin SMO’lar tarafından sağlanma şansı yok. Ya da diz protezinin hastaya hangi ölçüde kullanılacağı belli olmadan öncesinde stoklanması gibi bir durum söz konusu değil. Kamu yararı yerine kamuyu zarara sokacak durumlar gelişebilir. Ancak üyesi bulunduğumuz Sağlık Endüstrileri Platformu diğer ürün grupları ile alakalı olarak süreci takip ediyoruz.
Üniversite hastanelerinin borcu konusundaki son gelişmeler ile ilgili de biraz bilgi alabilir miyiz sizden?
Dört yıllık mücadelenin sonunda endüstrinin bu tarihe kadar başına gelen en kötü süreçlerden bir tanesiydi. İlgili borçlar Maliye Bakanlığı’nın desteği ile alacakların kesintiye uğratılarak ilgili firmalara geri ödenmesini sağladı. Acı olan tahsilatlarda yaşanan bu gecikme banka faizleri altında ezilen sektörün bu anlaşmaları kabul etmek zorunda kalması. Anlaşma yapmamış firmalarsa günümüz koşullarında zaten paramızın değer kaybetmesiyle çok daha sıkıntılı bir sürece daha girmiş durumdalar. Sorun çözüldü mü? Hayır. Üniversiteler hâlâ daha ocak ayından bu yana oluşan yeni borçlarını ödeyemiyor. Firmalar da belli süreli malzeme temini yapıyor. Bu sorun çok daha kısa bir süre sonra ülke gündemine oturacak. Biran evvel 2016’da alınan konuyla ilgili EKK kararları gereği yerine getirilmeli.
Sektördeki diğer sektör STK’ları ile ne gibi çalışmalar da bulunuyorsunuz? STK’lar sektörün sorunlarının çözümünde kamuda ne kadar etkin?
Sağlık Endüstrileri Platformumuz var. ARTED, ORDER, SEİS, TÜMDEF, MASSİAD, Ege Medikalciler Derneği, Gaziantep Medikalciler Derneği gibi birbirinden farklı alanda faaliyet gösteren dernekler ile ortak gündemde biraraya gelmeyi yaklaşık üç sene önce öğrendik. Her geçen yıl yetkimizi ve etkinliğimizi arttırıyoruz. Kamuda etkinliği yüksek ancak kamudaki sık değişiklikler bu etkinliklerin etkili olmasını engelliyor. Sorunlar hâlihazırda tespitli. Çözüm önerileri hazır. Yeter ki kamuda devamlılık olsun ki süreçler doğru yönetilebilsin.