Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rana Sanyal, son 5 yılda hızla gelişmekte olan şirketler arasına giren Start Up’ların büyük firmalardan daha uygun maliyetle ilaç keşfedebildiğine dikkat çekti.
29. TÜSAP Toplantısı, kamu, akademisyenler, STK ve özel sektör temsilcilerinin katılımı ile Maltepe Üniversitesi Marma Hotel, Marmara Eğitim Köyü’nde “Sağlık Teknolojileri” ana başlığında düzenlendi. “Sağlık Teknolojilerinde Ar-Ge, İnovasyon ve Gelecek Vizyonu” teması ile yapılan toplantı, başta Cumhurbaşkanlığı Bilim Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu Üyesi Dr. Osman Coşkun, Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Sabahattin Aydın, Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Dr. Asım Hocaoğlu, Sağlık Bakanlığı Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü Dr. Burak Öztop ve İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu olmak üzere sağlık sektörünün önde gelen STK ve sektör temsilcilerinin yer aldığı 59 üst düzey sağlık profesyonelinin katılımı ile gerçekleşti.
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rana Sanyal’ın ana konuşmacı ve TÜSAP Yürütme Kurulu Üyesi T. Ufuk Eren’in moderatör olarak yer aldığı toplantının açılış konuşmasında savunma sanayi bir yana bırakılır ise pandeminin tüm dünya ülkelerine gıda ve sağlık alanında kendine yeter ülke olma gereğini öğrettiğini ifade eden TÜSAP Başkanı ve Sağlık Bakanı Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Sabahattin Aydın, “Pandemide öyle ki en basit sağlık malzemelerinde bile ülkelerin birbirinden çaldığı, birbirlerine ambargo koyduğu, Avrupa Birliği gibi neredeyse sınırlarını kaldırmış ülkelerin tekrar kendi milli hüviyetlerine dönüp birbirlerinden tıbbi malzeme kaçırdığı bir dönem yaşadık” diye konuştu.
Ar-Ge ve inovasyon açısından yeterli ekosistem oluşturulamazsa bu fırsatı yakalayan ülkelerle yan yana gelindiğinden yeni bir Kolonyalizmin başlatılmış olduğunu vurgulayan Aydın, şöyle devam etti: “Artık Afrika’dan tarımda büyük arazilerde çalıştırmak için gemi ambarlarında köleler taşınmıyor. Uçak koltuklarında kendi ülkesinde bu vasatı bulamayan ama iyi beyinler sömürülerek sömürgecilik devam ediyor. Bu ifademi belki tehlikeli bulabilirsiniz ama şu anda ülkelerin yeraltı madenlerini kazıyarak sömürmeye gerek yok, beyin madenlerini taşıyarak sömürme gibi büyük bir fırsat var. Dolayısıyla bu fırsatı yakalayan ülkeler bu fırsatı kaçıran ülkelerle karşı karşıya gelerek yeni, çağdaş bir sömürge düzeni kurmuş oluyorlar. Bu açıdan ülkenin inovasyon ve Ar-Ge açısından kendine yeter olması gerektiğini düşünüyorum.”
29. TÜSAP Vizyon Toplantısı’nda son 5 yılda Start Up’ların hızla gelişmekte olan şirketler arasına girdiğine ve bir Start Up’ın büyük firmalara oranla daha uygun maliyetle ilaç keşfedebildiğine dikkat çeken Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Bilimleri Teknoloji Merkezi Müdürü Prof. Dr. Rana Sanyal, Start Up’ların bu başarıyı yakalaması için ise bir ekosisteme ihtiyaç olduğunu vurguladı. Türkiye’den bir girişim hikayesi olan RS Research’ın nanoteknolojik ilaç çalışmalarından bahseden Sanyal, “Çalıştığımız nanoilaç ile farklı kanser türlerine gidebilen yapılarımız var. Tüm dünyada hastalara ulaşamamış çözümlerin olduğu ve çözümsüzlük noktasında çözüm üretecek ürünlerden bahsediyoruz” diye konuştu.
Türkiye’de yeni ilaç geliştiren ekosistemi güçlendirmek için preklinik araştırmaların yapılabileceği altyapılarla GLP akreditasyonuna sahip preklinik tesislere ve analitik hizmeti veren tesislere ihtiyaç olduğundan bahseden Sanyal, ilaçta derin teknoloji girişimlerini desteklemek için Türkiye’de geliştirilmiş ilaçların pazara hızlı erişimini sağlayacak fast track uygulamaları ile pazara erişim için doğru politikalara ihtiyaç olduğunu söyledi.
Ekosistemde hep birlikte yaratılacak etki ile hastalar için tedavi şansı, klinik araştırma yetkinliği, üretimde yenilikçi kapasite, ekonomik kazanım ve araştırmacılara yapabilirlik anlamında umut verilebileceğini sözlerine ekleyen Sanyal, bu etki ve ulusal kazanımlarla Türkiye’den 1 milyar dolar değerin üzerindeki girişimlerin, Unicorn’ların çıkmasının çok da zor olmayacağına vurgu yaptı.