Vygon Türkiye Genel Müdürü Batuhan Okyaylı:
“Sağlık profesyonellerinin eğitimi ve sürdürülebilirlik, Vygon Türkiye’nin öncelikleri arasında yer alıyor”
Vygon Türkiye Genel Müdürü Batuhan Okyaylı, şirketin yeni yatırımları ve sürdürülebilirlik stratejileri üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik:
Vygon Türkiye, yatırımlarını genişletiyor ve yeni ofisine taşınıyor. Bu süreç şirketin büyüme stratejisinin bir parçası mı?
Evet, kesinlikle. Vygon Türkiye olarak, pazardaki güçlü performansımızı sürdürülebilir bir büyüme ile desteklemek amacıyla yatırımlarımızı artırıyoruz. Türkiye sağlık sektörü, dinamik yapısı ve gelişen ihtiyaçlarıyla büyük bir potansiyele sahip. Bu nedenle, sadece ticari değil, aynı zamanda operasyonel kapasitemizi de genişletmek için önemli adımlar atıyoruz. Yeni ofisimize taşınmamız, bu vizyonun somut bir göstergesi. Artık Vygon’un global standartlarını yansıtan daha modern, çalışan bağlılığını ve iş birliğini teşvik eden bir çalışma ortamımız olacak. Bu değişim, ekibimizin motivasyonunu artırırken, müşterilerimize sunduğumuz hizmet kalitesini de güçlendirecek.
Ayrıca, yeni ofisimiz, eğitim ve toplantı alanlarıyla hem çalışanlarımız hem de iş ortaklarımız için daha verimli bir ortam sağlayacak. Medikal sektördeki gelişmeleri takip etmek ve uygulamak için ekiplerimizin bir araya gelip fikir alışverişinde bulunabileceği, yenilikçi çözümler üretebileceği bir alan yaratıyoruz. Bu yatırım aynı zamanda, Türkiye pazarına olan uzun vadeli bağlılığımızın da altını çiziyor.
Vygon’un küresel tarihi ve sağlık sektörüne katkılarından bahsedebilir misiniz?
Vygon, 1962 yılında Fransa’da kurulmuş ve o günden bu yana dünya çapında medikal teknoloji alanında önemli bir oyuncu haline gelmiştir. 60 yılı aşkın süredir, hasta bakımını iyileştirmeye yönelik yenilikçi ve yüksek kaliteli medikal çözümler sunmaktadır. Merkezi Fransa’da bulunan Vygon, bugün 27 ülkede doğrudan faaliyet göstermekte ve 100’den fazla ülkede distribütörler aracılığıyla hizmet vermektedir.
Şirket, özellikle yoğun bakım, anestezi, damar erişimi, beslenme ve neonatoloji alanlarında uzmanlaşarak sağlık profesyonellerine güvenilir ve etkili çözümler sunmayı hedeflemektedir. Vygon, araştırma ve geliştirmeye büyük yatırımlar yaparak, hasta güvenliğini artıran, kullanım kolaylığı sağlayan ve sağlık sektörünün ihtiyaçlarına yanıt veren medikal cihazlar üretmektedir. Globaldeki bu güçlü altyapı, Vygon Türkiye’nin de büyümesine ve gelişmesine önemli bir katkı sağlamaktadır.
Vygon, sağlık profesyonellerinin eğitimine büyük önem veriyor. Bu yaklaşımın arkasındaki motivasyon nedir?
Sağlık sektöründe kalite, sadece ürünle değil, o ürünü kullanan profesyonellerin bilgi ve becerisiyle de doğrudan ilişkilidir. Vygon olarak ürettiğimiz medikal cihazların doğru ve etkin bir şekilde kullanılması, hasta güvenliği ve tedavi başarısı açısından kritik öneme sahip. Bu nedenle, Türkiye genelinde düzenlediğimiz eğitim programları ve seminerlerle sağlık profesyonellerinin sürekli gelişimini destekliyoruz. Eğitim yaklaşımımız sadece teknik bilgi vermekle sınırlı değil; aynı zamanda en iyi uygulamaları paylaşmak, klinik deneyimleri artırmak ve mesleki gelişimi teşvik etmek üzerine kurulu.
Örneğin, yoğun bakım, yenidoğan ve anestezi gibi kritik alanlarda çalışan sağlık profesyonellerine yönelik eğitimler düzenliyoruz. Son yıllarda özellikle hemodinamik izleme ve damar içi kateter kullanımı konularında kapsamlı seminerler gerçekleştirdik. Bu eğitimler sayesinde doktorlar ve hemşireler, Vygon’un yenilikçi çözümlerini en doğru şekilde kullanarak hasta bakımında fark yaratıyorlar.
Ayrıca, online eğitim platformlarımızla da geniş bir kitleye ulaşmayı hedefliyoruz. Dijitalleşmenin sağlık sektöründeki öneminin arttığını göz önünde bulundurarak, interaktif eğitim içerikleri geliştiriyoruz. Böylece, sağlık profesyonelleri sadece yüz yüze eğitimlerle değil, kendi tempolarında da öğrenme imkanına sahip oluyorlar.

Vygon Grubu’nun sürdürülebilirlik stratejileri nelerdir ve CSRD bu stratejilerin neresinde yer alıyor?
Vygon Grubu olarak, sürdürülebilirliği iş modelimizin merkezine yerleştiriyoruz. Avrupa Birliği’nin Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD), şirketlerin çevresel, sosyal ve yönetim (ESG) alanlarında daha kapsamlı ve şeffaf raporlama yapmalarını zorunlu kılıyor. Bu direktif, bizim sürdürülebilirlik yaklaşımımızı daha da derinleştirmemize olanak tanıyor.
CSRD’nin gerekliliklerine uyum sağlamak için, çevresel etkilerimizi daha detaylı bir şekilde analiz ediyor ve raporluyoruz. Ürünlerimizin tasarım aşamasından itibaren çevresel kriterleri göz önünde bulundurarak, tedarikçi seçimlerimizde ve ambalajlama süreçlerimizde ekolojik tasarım prensiplerini uyguluyoruz. Özellikle plastik tüketimini azaltmaya yönelik projeler geliştiriyoruz ve geri dönüştürülebilir ambalaj kullanımı konusunda önemli adımlar atıyoruz.
Ayrıca, enerji tüketimimizi azaltmak, atık yönetimimizi iyileştirmek ve karbon ayak izimizi minimize etmek için çeşitli projeler yürütüyoruz. Örneğin, lojistik süreçlerimizde sürdürülebilir ulaşım yöntemlerine yatırım yapıyor, enerji verimliliği yüksek üretim tesisleri kullanarak doğaya olan etkilerimizi en aza indirmeye çalışıyoruz. Bu çabalarımız, sadece yasal uyumluluğu sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda paydaşlarımıza ve topluma karşı olan sorumluluğumuzu da yerine getirmemize yardımcı oluyor. Sürdürülebilirlik, Vygon Grubu’nun temel değerlerinden biri olup, CSRD gibi düzenlemeler bu değeri somut adımlarla hayata geçirmemizi destekliyor.
Son olarak, Vygon Türkiye’nin geleceğe dair hedefleri nelerdir?
Geleceğe dair en büyük hedefimiz, Vygon Türkiye’yi sadece bir satış ofisi değil, aynı zamanda bölgesel bir merkez haline getirmek. Yatırımlarımızı artırarak, sürdürülebilirlik ve eğitim odaklı projelerimizi genişleterek bu hedefe ulaşmayı planlıyoruz. Ayrıca, sağlık profesyonelleriyle kurduğumuz güçlü iş birliklerini daha da derinleştirerek, hasta bakımında fark yaratan çözümler sunmaya devam edeceğiz. Türkiye’de sağlık sektörünün gelişimine katkı sağlamak bizim için sadece bir iş değil, aynı zamanda bir sorumluluk. Önümüzdeki yıllarda, yeni ürün lansmanları, dijital sağlık çözümleri ve hasta güvenliğini artırmaya yönelik inovasyonlara daha fazla odaklanacağız. Türkiye’nin sağlık alanındaki dönüşüm sürecine katkıda bulunarak, sektörümüzdeki liderliğimizi pekiştirmeyi hedefliyoruz.
