Yusuf KÜRKÇÜOĞLU yazdı…
Kamu Hastaneler Kurumu tarafından Merkezi Tıbbi Cihaz Alımları geri bildirimleri hakkında bir uygulama başlatıldı. Bilindiği üzere, sağlık hizmetlerinin kaliteli ve verimli bir şekilde sunulması, kaynakların etkili bir şekilde kullanılabilmesi ve özellikle hizmete yeni açılacak sağlık tesislerinin tıbbi cihaz, demirbaş ve tıbbi sarf malzeme ihtiyaçlarının karşılanması için Merkezi Alımlar gerçekleştirilmekte. İhalesi yapılan ve ilgili kurumlara teslim edilen tıbbi cihazların; garanti süreleri içinde takiplerinin yapılması, geri bildirimler alınması ve gerekli iyileştirmelerin yapılması, kullanıcı memnuniyetlerinin ölçülmesi, erken müdahale için kurum tarafından takipler yapılmaktaydı. Bu veriler manuel bir şekilde yapılırken yeni geliştirilen Dinamik Veri Giriş Platformu sayesinde bir süredir sistem üzerinden veri toplanarak yapılmakta. Kurum tarafından Merkezi olarak alımı gerçekleştirilen tıbbi cihazlarla ilgili yaşanabilecek sorunlara erken müdahale etmek ve daha etkin bir çalışma yürütebilmek için sağlık tesislerinden her zaman geri bildirim alınması amaçlandığından ‘Merkezi Tıbbi Cihaz Geri Bildirim’ uygulaması geliştirildi. Kamu Hastaneleri Kurumu’nun bu uygulaması ile kullanıcı memnuniyeti, öneri, şikâyet anında kuruma ulaşıyor olacak artık.
Ramazan ayında İstanbul’da Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın basın iftar programı vardı. Davet edilmedik diye üzülmedik, sadece gönül koyduk. 15 yıldır AK Parti Hükümeti’nin sağlık politikalarını destekleyen bir sağlık editörü olarak birçok iftara katılmıştık. Eskiden daha güzeldi iftarlar. Sağlık Müdürlüğü’nün terasında Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın ve il sağlık müdürünün katıldığı iftarlar verilirdi. Birkaç yıldır bu iftar programlar protokol davetlerine dönüştü, eski samimi ortamlar artık yaşanmıyor. Neyse konumuz iftar değil orada konuşulanlar. Gitmesek de oradaki konuşulanlara bir göz atalım isterseniz.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ iftar programı öncesinde yaptığı açıklamada; “İstanbul’da şu anda bin 114 aile sağlığı merkezimiz var. 4 bin 368 de aile hekimliği birimimiz var. Bu hesaba göre 3 bin 300 kişiye bir aile hekimimiz düşüyor. Hedefimiz 2 bin kişiye bir aile hekiminin düşmesi” diyerek birinci basamak sağlık hizmetlerine verdikleri önemi anlattı. Bakan Akdağ sağlıkta İstanbul’u önemsediklerini şu cümlelerle ifade ediyordu: “Bir megapol olmasından dolayı İstanbul’u farklı değerlendiriyoruz. İstanbul’un çözümleri, İstanbul’a has olması, tabii ki genel prensipler çerçevesinde… İstanbul, özel bazı muameleleri hak ettiği düşüncesindeyiz. Bu kapsamda Sağlıkta Dönüşümün ikinci döneminin stratejisi ve eylem planlarını hazırlarken İstanbul’a ayrı bir pozisyon oluşturuyoruz. İstanbul’da acil vakalara müdahalede daha hızlı olmak istiyoruz. Hareketli ekiplerin sayısını arttıracağız. Tüm Türkiye’de olduğu gibi İstanbul’da telemetri dediğimiz sistemi geliştiriyoruz ambulanslarımızda. Yer tanıma açısından yeni elektronik sistemler geliştiriyoruz. Nakil açısından da çok özel yazılımlar yapıyoruz. Ayrıca, İstanbul’da 27 sağlıklı yaşam merkezimiz var, bu sayıyı 60’a çıkaracağız.” Bakan Akdağ, İstanbul’a 4 bin 200 yataklı dünyanın en mükemmel hastane şehrini inşa edeceklerini de anlatarak, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nden buranın arsasını tahsis olarak aldık. Lokasyon olarak Samandıra ile Sancaktepe arasında bazı birliklerin olduğu alan. 3 milyon metrekare bir alanı devralıyoruz. Çok uzun zamandır üstünde çalıştığımız bir projeydi, şimdi buranın planlarını, projelerini yapmaya başlıyoruz” dedi.
Öte yandan, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), 3 milyona yakın kişinin kullandığı işitme cihazlarını eczaneden ve medikal mağazalardan vatandaşa direkt ücretsiz satış dönemi başlattı. Bugüne kadar vatandaşın cebinden ödediği ve daha sonra SGK’dan bedelini aldığı uygulama kaldırıldı. SGK Başkan Yardımcısı Dr. Orhan Koç’un verdiği bilgiye göre; yeni uygulamayla, SGK, medikal mağazalar ve eczanelerle anlaşma imzalayarak vatandaşa ücretsiz satış imkânı sunacak.
1995 yılında Almanya’nın Hannover şehrinde kurulan, Türkiye dahil olmak üzere 11 ülkede, ofisleri, servisleri, showroomları ile faaliyet gösteren ve bugüne kadar 200’ün üzerinde başarılı hastane projesi gerçekleştiren ACENDIS, 1952’den bu yana Türkiye’de faaliyet gösteren ve göz cerrahi aletleri ile göz ameliyat masalarında dünyanın en önemli iki ürününün Türkiye distribütörü olan Mikro – Optik firmasını satın aldı. Bu önemli satın alma ile ilgili Acendis Grubu’nun CEO’su Hasan Şahin ile bir söyleşi gerçekleştirdik. Röportajı ilgiyle okuyacağınızı umarız…
Ramazan Bayramınızı Kutlar, hayırlara vesile olmasını dilerim…
Yeni bir sayıda buluşmak dileğiyle
Esen Kalın…