Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği Derneği tarafından, Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları Kongresi Ankara’da düzenlendi. LLMBİR Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Muhit Özcan ve LLMBİR Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Doç. Dr. Selami Koçak Toprak tarafından organize edilen kongreye Abdi İbrahim CEO’su Dr. Süha Taşpolatoğlu konuşmacı olarak katıldı.
Türk ilaç sektörünün lideri Abdi İbrahim tarafından desteklenen hasta ve hasta yakınlarına açık, alanında tek ulusal kongre olma niteliğine sahip 5. Lösemi Lenfoma Miyelom Hastaları Kongresi’nde kan kanserleri tedavilerindeki gelişmeler ve obezite ile mücadelede egzersizin önemi gibi konulara dikkat çekildi.
Tüm dünyada hızla arttığı gözlenen lenfoma hastalığının ilerleyen yaşlarda görülme oranı yükselirken, fazla kilolar hastalığı tetikleyen unsurlar arasında yer alıyor. Hastalıkla ilgili yapılan son çalışmalarda istatistikler, İngiltere’de 70’li yıllara göre lenfoma artış hızının %160’ı geçtiğini, Türkiye’de de tüm dünyaya paralel olarak lenfoma tanısı konulan hasta sayısının arttığını gösteriyor. Türkiye istatistiklerine göre 20 yaşın altında NonHodgkin lenfoma görülme oranı 100 binde 2 civarında iken bu sayı 70 yaşın üzerinde 100 binde 46’ya çıkmaktadır. Fazla kilonun vücudun bağışıklık sistemini bozduğu ve hormonal sistemi etkileyerek lenfoma riskini artırabildiği biliniyor.
Hastalığın istatistiksel olarak artmasıyla birlikte tedavi yöntemlerinde de gelişmeler söz konusu. Yıllardır uygulanan klasik kemoterapi ve radyasyon tedavisine ek olarak, kök hücre nakil tedavilerinin geliştirilmesi ve son yıllarda pek çok hedefe yönelik akıllı ilaçların keşfedilmesi ile lenfomada tedavi başarısı %70-80’lerin üzerine çıkarılmıştır. Klasik kemoterapötiklerden farklı olarak kanser hücresinde belli bir bölgeyi hedefleyen ya da hastanın vücudundaki bir kontrol noktasının güçlendirilmesini sağlayan akıllı ilaçlar, Türkiye’de de son yıllarda büyük bir başarıyla kullanılmaktadır.
Abdi İbrahim CEO’su Dr. Süha Taşpolatoğlu, yaptığı konuşmada Abdi İbrahim’in Onkoloji ve Hematoloji alanında sürdürülebilir hizmetleriyle hekimlerin ve hastaların yanında olduğuna vurgu yaptı.
Türk ilaç sanayisinin lider şirketi Abdi İbrahim olarak, uluslararası güçlü bir marka olma yolunda yenilikçi ürün ve hizmetleri, cesur ve öncü girişimleriyle hayatı ve geleceği iyileştirmek için tutkuyla çalıştıklarını vurgulayan Taşpolatoğlu konuşmasında; “Türk ilaç sektöründe 2003 yılından bu yana süregelen liderliğimizi korumakla birlikte, ülkemizi uluslararası arenada gururla temsil eden güçlü bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. 2020 vizyonumuz kapsamında belirlediğimiz 5 büyüme alanımız çerçevesindeki çalışmalarımızı hız kesmeden sürdürüyoruz. Abdi İbrahim olarak dünyada ve Türkiye’de biyoteknolojinin gelişimini yakından takip ediyoruz. Ülkemizde bulunan biyoteknolojik ilaçların neredeyse tamamı ithal ediliyor. Ülkemizde kaliteli, dünya standartlarına uygun biyoteknolojik ilaç üretim tesislerine ihtiyaç olduğu ortadadır. Biz de bu ihtiyaçtan yola çıkarak 26 Haziran 2015’te Türkiye’nin en büyük biyoteknolojik ilaç üretim tesisi AbdiBio’nun temellerini attık. AbdiBio’nun 2017’de üretime geçmesini hedefliyoruz. Bu tesisimizle cari açığın düşürülmesinde çift yönlü katma değer sağlamayı, know-how transferi, yerel bilgi birikimi ve istihdama da katkıda bulunmayı amaçlıyoruz” dedi.
