Yusuf KÜRKÇÜOĞLU
Sağlık Bakanı Dr. Ahmet Demircan’ın göreve geldikten sonra açıkladığı projeler arasında olan Sağlık Market uygulaması, Antalya’da düzenlenen III. Tıbbi Tedarik Zinciri Yönetimi Kongresi’nde tüm yönleriyle masaya yatırıldı.
Gerek Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş, gerekse de Müsteşar Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci’nin Sağlık Market ile ilgili açıklamalarına dergimizde geniş yer verdik. Kongrede kamu kendi açısından Sağlık Market sisteminin avantajlarını anlatırken medikal sektör de sıkıntı doğuracak taraflarını Sağlık Bakanlığı yetkililerine iletti.
Tıbbi sarf malzemelerin online satılacağı uygulamanın avantajları olduğu kadar sektöre zarar verecek taraflarının da olması endişe ile karşılanırken en önemli sorunun istihdamın azalacağı olarak ifade edildi. Sağlık Market sisteminde ana firma açılacak olan ihalelere kendisi girerken mevcut sistemde hastanelerin satınalma ihalelerine giren bayilik sisteminin ortadan kalkacağına dikkat çekildi. Sağlık Market uygulaması ile kamu ihalelerine giremeyecek olan binlerce bayinin birçoğunun kapanacağı, binlerce kişinin işsiz kalacak olması sektörü endişelendiriyor.
Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’na kayıtlı 8.200 bayinin olduğu, bunların aileleriyle birlikte onbinleri aşan bir sayıya ulaştığı gözönüne alınmalı ve Sağlık Market uygulaması istihdamı azaltıcı değil artırıcı bir proje olarak hayata geçirilmeli.
Sektör, Sağlık Market’e alınacak olan ürünlerin kademeli olarak sisteme dahil edilmesinden yana. Örneğin bir kalp pilinin bu sisteme girmesiyle ne gibi sorunlarla karşılaşılabilineceği öngörülüyor mu? Firmalar, alacaklarını alamadıkları böylesine kötü bir ortamda stok nasıl tutacaklar? Stoklu çalışıp ihaleyi kaybederlerse çıkacak sonuçlar firmalara ne gibi bir zarar verecek?
Sağlık Market uygulamasının dünyada örnekleri var tabi ki. Bu örnekler en ince ayrıntısına kadar incelenerek sektöre zarar vermeyecek şekilde Türkiye’de uygulanması medikal sektörün birinci isteği. Devlet ‘Ben tıbbi sarf malzemeleri ucuza alayım” diyerek büyük bir rekabet ortamı doğurarak sektörü batırmamalı.
Burada iki hususu önemle belirtmem lazım. Birincisi daha ortada taslak bir metin bile yok, herkes kafasından geçeni veya ümit ettiğini söylüyor. Bir an önce bu taslak sektör ile paylaşılmalı ve sektör ile uyum içerisinde birlikte şekillendirilmeli. İkincisi dağıtımı PTT yapacak ama PTT’nin dağıtımı normal kargolardan daha pahalı. Bir taraftan tasarruf planlanırken diğer taraftan tekel bir yapı maliyetleri yükseltebilir.
Kongrede önemli açıklamalarda bulunan Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş, 2018 yılında Bilkent, Elazığ ve Kayseri Şehir Hastaneleri’nin hizmete gireceği müjdesini de verdi. Gümüş’ün, “Önümüzdeki 3 yıl içerisinde Türkiye’deki tüm hastaneler yenilenmiş olacak” açıklaması sektör açısından önem taşıyor. Sağlık turizmine daha da önem verilecek olması ise Türkiye’deki hastanecilik sistemini daha kaliteli hale getirecektir. Tıbbi cihazda MR, ultrason, hasta monitörü gibi önemli cihazların Türkiye’de üretilmesi çalışmaları hızlanırken, 2018 yılında tıbbi sarf malzeme üretim yüzdelerinin de artırılmasına çalışılıyor. Bu konuda Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) önemli çalışmalar yürütmekte. Yıllık 6 milyar TL civarında bir tıbbi sarf malzeme alımı yapıyor Sağlık Bakanlığı ve Üniversite Hastaneleri. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki kaliteli üretim yapan yerli firmalar veya Türkiye’de yerli üretime başlayacak olan yabancı firmaların ürünleri kataloglara girecek. Ürün kalite değerlendirmesini ise TİTCK yapacak.
Bu sayımızda kapak röportajımızı Ekspotürk Fuarcılık CEO’su Beşir Kemal Şahin ile gerçekleştirdik. Şahin, düzenledikleri, HIMSS US – Sağlık Bilişimi Fuarı, OHSAD Kurultayı, Pakmedica – Pakistan Medikal, Sağlık ve Kozmetik Fuarı, HIMSS Eurasia, Avrasya Sağlık Bilişimi Konferansı ve Fuarı, Femexpo – Kadın Sağlığı ve Gelişimi, Forumu ve Fuarı ile Tıbbi Tedarik Zinciri Yönetimi Kongresi ve Fuarı ile ilgili ayrıntılı bilgiler verdi.
Dergimiz baskıya girdiği anda iki üzücü haber aldık. İlki Çapa Medikal Ailesi’nin, değerli Sevim Öztaşkın, Recep Avşar ve Zekeriya Avşar’ın babaları Duran Avşar’ı kaybetmemiz, diğeri ise İstanbul Ticaret Odası’nın kıymetli Başkanı Sayın İbrahim Çağlar’ın kalp krizi geçirmesi ile aramızdan ayrılması idi. Avşar ve Çağlar Ailelerine Allah’tan rahmet acılı ailelerine başsağlığı dileriz. Mekânları cennet olsun.
