Hüseyin SARPKAYA yazdı…
Dijitalleşme başlayıp biten bir süreç değil yaşayan ve kendini yenileyen bir yaşam modeli haline gelmiştir.
Dijitalleşme kavramı dünyada uzun yıllardır konuşulmasına rağmen, ülkemizde son 10 yıldır oldukça popüler olmuş bir kavram olarak karşımıza çıkmakta. Genel kabul olarak sağlık alanında dijitalleşme kavramı verileri işleme, yayma, toplama ve kayıt teknolojilerinin kullanılması olsa da günümüzde bunun çok ötesine geçmiş durumda olduğunu ifade etmek isterim. Dijitalleşmenin sektörümüze katkılarına geçmeden meseleye bakış açımızı geliştirmesi açısından güncel bir uygulamadan bahsedeyim. Literatürde akıllı ev dediğimiz kavram güvenlik ve hayatı kolaylaştırıcı uygulamaların yanı sıra, karar destek sistemleri ile güçlendirilmiş ev içerisinde alınan kaloriyi, geçirilen zamanın kalitesini, hatta evdeki asabiyeti bile ölçer hale geldi. Bu gelişim bize gösteriyor ki artık veri kavramı ile beraber ihtiyaçlar değişiyor. Buradan çıkarılan sonuç dijitalleşme başlayıp biten bir süreç değil yaşayan ve kendini yenileyen bir yaşam modeli haline gelmiştir.
Dijitalleşme konusunda sağlık sektörü ne aşamada?
Şunu ifade edebilirim ki 15-20 yıl önce hekim sayımızı tam olarak bilemediğimiz durumdan çok ileri düzeydeyiz. Özellikle karar destek sistemleri, ilaç yönetim sistemleri, hastane bilgi yönetim sistemlerinin kullanıma kadar birçok yenilik uygulanmakta. Hatta dünyada öncü dijital görüntü aktarım (PACS) sistemlerinin yaygınlaştırılmasında çok başarılıyız. Ayrıca vatandaşlarımızın kullanıma sunulan E-nabız uygulaması ile anlık hastalık bilgi paylaşımı konusunda birçok ülkenin gıpta ile baktığı durumdayız. Tabi bu büyük veri akışı sayesinde karar vericilerin doğru politika oluşturma konusunda ellerini kolaylaştırmış durumda olduğunu ifade etmeliyim.
Peki dönüşüm bitti diyebilir miyiz? Tabi ki hayır. Başta söylediğim gibi bitmedi asla bitmeyecek. Yapılan bu kadar anlamlı iş aslında dünyanın gelişmiş ülkelerinde çoktan standartta dönüştü bile. Yeni yapılacaklara yol haritası olması adına önümüzdeki günlerde Sağlık Bakanlığı ile HİMMS beraber bir oturum düzenleyip hastanelerin dijitalleşme seviyesini daha nasıl yukarı taşırız konusunu masaya yatıracaklar. Sağlık Bilgi ve Yönetim Sistemleri Topluluğu (HIMSS), amacı sağlık sektöründe BT ve yönetim sistemlerinin en iyi şekilde kullanılmasını teşvik etmek olan kâr amacı gütmeyen bir organizasyon ve uzun zamandır hastanelerde dijital süreci derecelendirerek kaliteyi, memnuniyeti yukarı taşımaya çalışıyorlar. Bu bilgiler doğrultusunda yazımda birçok gelişmiş sağlık teknolojisinden severek bahsetmek isterim. Fakat gelecekte önemli olacağını düşündüğüm aynı zamanda ticari fırsatlar barındıran e-öğrenim konusuna değinmek istiyorum.
E-öğrenim
Malum tıp eğitimi ve yardımcı sağlık personel eğitimi oldukça zor, hassas ve pahalı bir eğitimdir. Ayrıca değişen tedavi protokolleri ve gelişen tıbbi cihazlar sonucu eğitim ihtiyacı hiç bitmez. O zaman diğer alanlarda kullanılan uzaktan eğitim modellerini sektörümüze taşıyarak bir inovasyon oluşturabiliriz diye düşünüyorum. E-öğrenim nedir dersek dijital kaynaklardan öğrenme ve öğretimin sağlanması olarak tanımlayabiliriz. Her ne kadar E-Learning resmi öğrenmeye dayansa da, bilgisayarlar, tabletler ve hatta internete bağlı cep telefonları gibi elektronik cihazlar aracılığıyla bilgi kaynağına ulaşım sağlanır. Bu, kullanıcıların herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde, yüksek görüntü ses kalitesinde ve düşük erişim bedelleri ile öğrenmelerini kolaylaştıran eğitim modeli haline gelmiştir. Bu bahsettiğim uygulamalara aslında büyük kurumlar zaten geçmiş durumdadır. Hatta geçenlerde bir üniversitemizde ameliyatı yapılan zor bir vaka 15 ülke öğrencilerine canlı olarak izletilmiş anlık veri bilgi aktarımı sağlanmıştır.
Bu alandaki fırsat ise gelecekte kurulması beklenen sanallaştırılmış ameliyat stüdyoları veya büyük verinin iletilmesi saklanması için gerekli donanım altyapısı olabilir. Ayrıca sağlık eğitimde sanal gerçeklik uygulamaları gerçek bir operasyonun dijital simülasyonu neden olmasın. Arz etmek istediğim ileri düzey dijitalleşme konusunda gidecek çok yolumuz var. Bazı alanlarda başarı için hukuksal, kültürel ve davranışsal değişim gerçekleşmelidir. Mutlak başarı için dijitalleşmeye sektörel değil multidisipliner bakış açısıyla değerlendirilmesi gereklidir. Son olarak unutulmamalıdır ki sağlık sektörünün en önemli mevzu insandır ve tüm dönüşüm insan odaklı olmalıdır.