Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Şuayip Birinci’nin OHSAD Kurultayı’nda moderatörlüğünü yaptığı “Sağlık Hizmet sunumu 2023 Vizyonu” panelinin birinci bölümünde Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş, Medipol Üniversitesinden Prof. Dr. Ahmet Zeki Şengil, MLP Care Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Muharrem Usta ve GE Sağlık Türkiye Genel Müdürü Yelda Ulu Colin konuşmacı olarak yer aldı.
GE Sağlık Türkiye Genel Müdürü Yelda Ulu Colin yaptığı konuşmada, dünya nüfusunun yaşlandığını ve sağlık hizmetlerinin dönüştüğünü söyledi. Colin şunları söyledi: “2025 yılına kadar dünya nüfusunun 1 milyar artması bekleniyor. Bunların 300 milyonu 65 yaş üstü. Orta sınıfın 2030’da tüm nüfusun yüzde 65’ini oluşturacağı tahmin ediliyor. Artan erişim ve uzayan ortalama yaşam süresi sağlık hizmeti ihtiyacını güçlendiriyor. Kentleşme ve hareketsizlik orta sınıf yaşam tarzı obezite, diyabet ve diğer hastalıkların insidansını artırıyor. 2015 yılında 7 trilyon dolar olarak gerçekleşen küresel sağlık harcamalarının 2020’de 8.7 trilyon dolar seviyesinde olması öngörülüyor. Yaşam süresinin uzaması ile birlikte artış gösteren en yaygın 5 kronik hastalığın 2020 yılında global ekonomiye maliyeti ise 47 trilyon dolar. Günümüzde 415 milyon olan diyabet hastası sayısı 2040 yılında 642 milyona ulaşacak. 2020 yılında küresel sağlık harcamalarının yarısı, yaklaşık olarak 4 trilyon dolar, önde gelen 3 ölüm nedenine harcanacak.” Gelişen dijital teknolojilerin hastaların takibini kolaylaştırdığını anlatan Yelda Ulu Colin, “Sağlık hizmeti cihazlarından edinilen veri miktarının 10 yılın sonuna kadar 50 kat artacağı belirtiliyor. Yeni bulut hizmeti, 500 binden fazla GE görüntüleme cihazı ile bağlantı kurarak sürece start verecek. Hastaneye gitmeden hasta sağlığı izlenebilecek. Hastalar hastalıkların tespit edilmesinde kullanılan yöntemlerde daha aktaf rol alacaklar. Yakın bir gelecekte, diyabet ya da yüksek tansiyon verilerini gerçek zamanlı olarak izleyebilir ve tedavi planınızdan saparsanız bunu görüp, size akıllı saatinizden veya artırılmış gerçeklik gözlüklerinden dijital bir uyarı gönderebilirler. San Diego Universitesi’ndeki araştırmacılar bağırsak aktivitelerini takip eden giyilebilir bir teknoloji geliştirdi. Sistem aynı zamanda hastaların yediklerini, uyku sürelerini ve diğer aktivitelerini de girebildikleri bir mobil aplikasyona sahip. Tuft Üniversitesi’nin geliştirdiği ve dişin üzerine yerleştirilebilen micro sensörler bilgileri kablosuz olarak mobil cihazlara gönderip glikoz, tuz ve alkol alımı ölçümünü mümkün kılıyor. Gelecekte bu sensörler diğer besinleri, kimyasalları ve fizyolojik durumları takip edebilecek. San Francisco Üniversitesi’nin tasarladığı nöral ağ kardiyovasküler görüntülerin analizinde insanlardan daha başarılı. Bilgisayar, eko videolarını %91.7-97.8 doğrulukla değerlendirirken insanlar %70.2-83.5 oranında başarılı oldu” diye konuştu.
Gelecekte hastaneler
Acil servislerin, yeni uygulamalarda hastanenin ön kapısı olmasının tasarlandığını ifade eden Colun sözlerini şöyle sürdürdü: “Yeni hastane tasarımlarında acil servis alanları büyüyor ve tüm teknolojiyle donatılıyor. Hastanelerde akıllı bina uygulaması rutinleşecek. Hasta yakınının hastayla birlikte olması iyileşme sürecini hızlandırmak için destekleniyor. Hasta odalarını tasarımlarken hasta yakını için bir mahal eklenmesi yaygınlaşıyor. MR ve tomografi gibi cihazlar hareketli platformlar üzerinden ameliyathaneye sokuldu ve operasyon anında ameliyat masasında çekim yapılabiliyor. Mekanda kullanılacak renkler ve dekorlar hastanın iyileşme sürecine etkisi ve hastane çalışanın memnuniyeti göz önüne alınarak seçilecek. Hastane kaydı yapıldığı andan itibaren kalp atış hızı, vücut sıcaklığı ve solunum oranlarını değerlendirebilen görüntüleme teknolojiler olacak. 10 saniye içinde bir kan basıncı ve EKG testi yapabilecek sensörler de bulunacak. Bilgisayarcı doktorlar, teknisyen hemşireler, hukukçu doktorlar geleceğin dünyasında sıkça göreceğimiz meslekler olacak. Karmaşıklaşan hastane kampüs yapıları ve artan hasta beklentileri, müşteri memnuniyetini sağlama konusunda daha özel yaklaşımlar gerektirecek. Hastaneler giderek karmaşıklaşırken yönetimi için veri analizine dayalı yaklaşımlar geliştiriliyor. Hasta konforu odaklı teknolojilerde artış gözlenecek. GE, onkolojik tedaviler ve yoğun bakım tedavilerini geliştirmeye yönelik entegre bir dijital tanı platformu oluşturmak üzere Roche ile işbirliği oluşturdu. Tıbbi görüntüleme ve izleme ekipmanları ile biomarker, doku patolojisi ve genom ve sekans portfoyünü içeren veriler birlikte analiz edilecek. GE gelişmiş analizler sayesinde hekimlerin daha hızlı karar vermelerini ve hastalar için kişiselleştirilmiş tedaviler uygulayabilmelerini sağlayan ilk sektör yazılımını geliştirmeyi planlıyor.”