Esra ÖZ yazdı…
Sanal gerçeklik günümüzde oyunlar için düşünülse de sağlık sektöründe de etkin şekilde kullanılıyor. Ayrıca eğitim alanında da çok fazla karşılaşacağız.
Dijital ve teknoloji alanında geleceğe dair öngörüleri izlediğimiz Black Mirror dizisinin 5. sezon Striking Vipers isimli bölümünde zihinle etkileşime geçen sanal gerçeklik oyunu üzerinde duruluyor. Sanal gerçeklik öyle bir hale dönüşüyor ki, gerçek hayat ile sanal birbirine karışıyor. Dizinin konseptine yakışır şekilde, insanı sarsıcı şekilde ele alınan sanal gerçekliğin, insan hayatını nasıl derinden etkileyeceğini konu alıyor. İlerleyen dönemlerde bu teknoloji günümüzün sosyal medya kullanımına da uyarlanacak.
Sanal Gerçeklik (Virtual Reality- VR), bir gözlük ve ellerde tutulan bir araçla üç boyutlu sanal bir ortamda görsel, işitsel ve dokunsal olarak desteklenerek kullanıcıya yapay bir gerçeklik sunuyor. Etkileşim olduğu için de ortam gerçek gibi hissedilebiliyor. VR ile oluşturulan ortam günümüz koşulları olabileceği gibi fantastik deneyimlerde içerebilir.
Youtube ve Netflix gibi bazı dijital adreslerin VR olarak da uygulamaları kullanılmaya başladı. Amerika’da gün geçtikçe kullanımı artan bu teknoloji ilerleyenler günlerde Facebook’un da buraya katılmasıyla sosyal medyada şekil değiştirmeye başlayacak. Bu noktadan sonra ise, dijital itibar yönetiminde daha farklı stratejiler geliştirirken, hiç aklımıza gelmeyen sorunlarla karşılaşacağız. Sanal kimliklerimiz avatarlarla yeni sanal dünyada yerini alacak.
Sanal gerçeklik günümüzde oyunlar için düşünülse de sağlık sektöründe de etkin şekilde kullanılıyor. Ayrıca eğitim alanında da çok fazla karşılaşacağız. Tıp fakültelerinde anatomi derslerinin vazgeçilmezi olurken, cerrahi branşlarda başarılı olmak için çok büyük bir adım olacak. Psikoloji alanında yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi için kullanılacak. Günümüzde travma sonrası stres bozukluğu, anksiyete, depresyon ve bağımlılık tedavilerinde kullanılıyor.
Sağlıkta VR uygulamaları şu alanlarda kullanılıyor:
- Sanal endoskopi, kolonoskopi
- Radyoterapi
- Diş Hekimliği
- Rehabilitasyon
- Teletıp
- Teleradyoloji
- Psikiyatri
VR oyunları oynatılan hastaların ağrı ve acıyı hissetme oranları azalıyor. Mesela, Washington Üniversitesi’nde hastalar sanal gerçeklik oyununu oynayarak, tedavi esnasında acılarını unutuyorlar.
Başka ne gibi çeşitleri var?
Artırılmış Gerçeklik (AR) için, herhangi bir kitaptaki görselin telefon ya da tablet vasıtasıyla üç boyutlu hale dönüşmesi diyebiliriz. Google, Facebook, Samsung, Sony gibi firmalar bu alanda büyük yatırımlar yapıyor. Özellikle eğitim alanında çok farklı gelişmeler olması bekleniyor.
Karma Gerçeklik (MR), VR ile AR’ın karışımı diyebiliriz. Gerçek dünyadaki bir etkileşimi sanal dünyada da görebiliyoruz. Genişletilmiş Gerçeklik (XR) ise, bu kez VR, AR ve MR’ın üstüne birde insan-makine etkileşimi ekleniyor.
Gelecekte bizi neler bekliyor?
Teknolojideki gelişmeler oldukça sanal ile gerçek dünya birbirine karışacak. Bunlar başta oyunlarla sınırlı gibi düşünülse de, ilerleyen süreçte hayatımızın merkezine yerleşecek. Sağlık alanında tedavi yöntemlerinin geliştirilmesinde kullanılırken, tıp eğitiminde de büyük gelişmelerin olmasını sağlayacak. Önce bu uygulamalardan başarılı olacak olan tıp öğrencileri, edindikleri deneyim sonrasında hastalarda uygulayabilecek. Böylece sağlıkta tedavi başarı oranları artacak. Bu yöntemler sayesinde, sağlık çalışanları herhangi bir tehlike olmadan yeni beceriler kazanabilecek. Bunların ötesine geçtiğimizde yapay zeka, derin öğrenme, büyük veri analitiği, sensörler ve biyo-geribildirim gibi gelişmeler de bizi bekliyor.
Dijital itibar yönetiminde neden daha da dikkatli olmalıyız?
Dijitalin teknolojiyle birleşmesiyle bu anlattıklarım lens ya da günlük kullanılabilir gözlüklerle hayatımıza girecek. Şimdiki kişisel sosyal medya hesaplarımızın yerini üç boyutlu avatar kimliklerimiz sanal dünyada yerini alacak. Belki de oyunlardaki gibi siber zorbalık avatarlara uygulanan şiddete dönüşecek. Gerçek dünyada yaşadığımızı sanıp sanal alemlerde farklı kurallarda yaşamaya çalışacağız. Yani yazılar, videolar derken, dijital vatandaşlık dediğimiz durum avatarlarla üç boyutlu hale dönüşecek.
Her 10 hanenin sekizinin internet erişimine sahip olduğunu gösteren TÜİK 2018 yılı Hanehalkı Bilişim Teknolojileri (BT) Kullanım Araştırması sonuçlarında da gördüğümüz gibi, bu tür yeniliklere açık bir toplumuz. Yeniliklere adım atarken de dijital itibar yönetimini aklımızda bulundurmamız gerekiyor. Çünkü, ilerleyen dönemlerde bu konu çok daha fazla önemli hale gelecek. Gelişmeleri yakından izlerken, temkinli yaklaşılmasında da fayda var. Sanal dünya, gerçek dünyadaki bir hale dönüşüp, zaman ve mekân sınırı olmaksızın bu teknoloji ile dünyanın diğer ucuna ışınlanmış gibi olacağız. Tabii ki avatarımız sayesinde…